Ægroto dum anima est, spes est. (Erasmus, Adages, 2.4.12)

4 Kasım 2012 Pazar

ey büt-i nev eda

11/04/2012 12:55:00 ÖS Posted by mistrafantastic No comments
yok abi yok. o kadını ikna edebileceğin bir cümle yok. emin ol yok, bakma o kadar kitaplara, okuma şiirleri, izleme o filmleri.anasını sattığımın dünyasında bu sevme işleri kadar hasbel kader yürüyen, allah yüzüne bakmazsa olmayacak iş yok. uyusun diye dua ediyorum, ya başkasını düşünüyorsa...

2 Eylül 2012 Pazar

beni harcayacaklar matmazel

9/02/2012 10:43:00 ÖS Posted by mistrafantastic 3 comments
Bugünün hızlı dünyasında, ne yazık ki tefekküre yer yok. Bir mahkûmun iyiye kullanabileceği bolca vakti oluyor. Bir insanın düşünmeye ihtiyacı varsa, gideceği en iyi yer, üniversiteden sonra hapishanedir. Malcolm X başımı öne eğip yürümeye devam etmek en iyisi galiba. baharın onlar yüzünden...

2 Ağustos 2012 Perşembe

herşeyi geride bırakıp bilecike yerleşmek

8/02/2012 11:13:00 ÖS Posted by mistrafantastic 1 comment
konyalıydı ve herkes teravih kılıyordu. rügarsız havada içilen çay harareti almak şöyle dursun, daha da hararetlendirir insanı. gereksiz yere heyecanlanır, daha da gereksiz yere hayaller kurarsın. kurduğun hayalleri gerçekleştirme gücün yoksa gülerler insanlar. yoksa seyyar satıcının plaza hayali...

31 Mayıs 2012 Perşembe

Edward Said'in Entelektüel'i

5/31/2012 10:06:00 ÖS Posted by mistrafantastic No comments
Edward Said'in Entelektüel'i, sürgün, yabancı(çevresine ve insanlara), marjinal(çağına göre). Edward Said gibi sürekli gezen, çevresindekilere karşı duyarsız olmayan ve tutumlarını belli prensiplere göre almaya çalışmış bir insandan beklenen bir kitap. Tamamı Said'in konsferanslarından ve panellerinden...

30 Mayıs 2012 Çarşamba

0.6 ucu olan var mı?

5/30/2012 11:38:00 ÖS Posted by mistrafantastic 5 comments
babamın tez yazdığı masanın yanı başındaki sandalyede dizlerim üstünde yükselerek yazmasını incelerdim. o zamanlar bile meşhur olmayan 0.6 tombo uçları [mor renkli] ile tombo kalemini [çabuk bozulurlardı, allah affetsin] dolduruşunu, a4 ün dörtte biri boyutunda olan kağıtlardan yeni bir tanesini çekişini, annemin zamanı sekmeyen şekilde getirdiği sütlü kahveleri, sürekli kullandığı kitaplara yaptığı...

eşyalı kiralanan odalar *

5/30/2012 12:24:00 ÖÖ Posted by mistrafantastic 1 comment
gerçeği, yanlızca gerçeği söylemeyeceğime dair yemin ediyorum. sorun acının yaşamı nasıl daralttığını anlamaktır. ölüler bu yüzden naziktir ve yarenlik edebilirler. ayrıca ölmüş olmak yaşamın gerçekle bağıntısı bakımından neredeyse bir avantaj oluşturur. bir insan bulutları neden sever anlamadım...

20 Mayıs 2012 Pazar

pazar mesaisi

5/20/2012 04:39:00 ÖS Posted by mistrafantastic No comments
bir alıntı: "çağın gürültüsünden Allah'a sığınırım." - cengizhan konuş. bir görsel: dream noise, dholl, deviantart. bir blog: blaog.org: http://blaog.org/ bir şiir: Öldüğüm gün taşınırken tabutum Acı duyacağımı sanma bu dünyanın ardından. Ağlayarak, yazık oldu, diye konuşma Yok oluyorlar mı...

18 Mayıs 2012 Cuma

meşru kurgular

5/18/2012 12:09:00 ÖÖ Posted by mistrafantastic No comments
"özleyerek çok vakit kaybediyoruz, kavuşmamız lazım." iyi ya da kötü diye bir şey yoktur. güç vardır. elde edilir. aynı zamanda iyilik ve kötülük birbiri ile çelişmez. düalite bütünü anlama yollarından biridir. kendine hiç varolmamış gibi davranabilir misin? her erkek, hayatının belli bir döneminde...

8 Mayıs 2012 Salı

çay kaşığı gümüş eğrisi bir ölüm alameti gibi çarpık yansıması

5/08/2012 11:26:00 ÖS Posted by mistrafantastic 1 comment
murat abi buradaydı. kafiyeden uzaklara kaçtım yetmedi cümleleri devirmedim yalan yok herşeye izin verilmiş. kenara çiziktirirsin bazen yarım kalır her şeye rağmen her şey için akşam olduğunda eve dönmelerim dizlerimde çim izleri. karşının insanıyım ben üstüme düşmeyin bu kadar birer birer...

11 Nisan 2012 Çarşamba

"yazdığım senaryolar anlatsın seni."

4/11/2012 02:59:00 ÖS Posted by mistrafantastic 1 comment
delilik alameti diyorlar. susuyorum. korktuğumdan değil, gripin ağrılarımı geçiriyor çünkü. trenleri seviyorum, onlar beni okula götürüyor. annemin dizlerinde sallanmadığımdan beri kötü rüyalar görüyorum. sormayın bana diyorum, ben senaryo yazmıyorum. her şeyin daha iyi olduğu bir yere gitmek istiyorum. en iyi olduğu yere değil. her şeyin biraz daha iyi olmasına ihtiyacım var sadece. annelerin...

6 Nisan 2012 Cuma

kendi içine düşenler ansiklopedisi.

4/06/2012 11:58:00 ÖS Posted by mistrafantastic 2 comments
bir kitaba roman demeniz sadece sizi bağlar. onun nasıl okunacağına siz karar vermezsiniz. belki bazı türlere yakın olabilir, ama o türün tüm özelliklerini taşımaz. bu "selman bayer kitabı"nın en güzel özelliklerinden biri. nasıl okuyacağınıza göre değişiyor çehresi. öncelikle Hayâli çok güzel anlatmış,...

5 Nisan 2012 Perşembe

b.f.b.g.f.s.b.s.h.d.d.

4/05/2012 12:18:00 ÖÖ Posted by mistrafantastic 1 comment
bir felaketten bahseder gibi fısıldayarak söylediğim "ben" in sen hakkındaki düşüncelerine dair; köprüden şarampole yuvalanmak gibi suyla temasın temizlenmekten başka manalara geldiği, sakin ve usulca bana sokulan binlerce su damlasının son nefesimi dahi almaya vakit bulamadan vücudumun her tarafını...

2 Nisan 2012 Pazartesi

doğaçlama iç döküntüsü #2

4/02/2012 04:28:00 ÖS Posted by mistrafantastic 1 comment
  "bir başarı hikayesi olarak ben" dediğime dair; varsın egoist desinler demiyorum. demeyin. ben buralara gelinceye kadar neler çektim siz biliyor musnuz? benim yaşadıklarımı kim yaşadı? siz ışığı ilk gördüğünüde kıçınıza şaplak yiyerek atıldınız bu dünyaya, ben ise bir tüpün içinde nefes...

31 Mart 2012 Cumartesi

doğaçlama iç döküntüsü #1 [*]

3/31/2012 11:15:00 ÖÖ Posted by mistrafantastic 1 comment
 cümlelerin altını çizerek kitap okuma hasletine dair: kitabın ne için okunduğuyla, kitabın sizin için statüsüne, özel ayrıcalıkları olan kitaplara göre değişir alt çizme durumu. çoğu kişide fabrika ayarı ön çıkışlı olarak kitabın sağını solunu çizerek okuma özelliği gelir. bazıları bunu sonradan...

10 Mart 2012 Cumartesi

bana inanma

3/10/2012 12:58:00 ÖÖ Posted by mistrafantastic 2 comments
kendi yel değirmenimi kendim vurabilirim pekala. senin lütfuna ihtiyacım yok. bazen dünyayı dörde yarmak istiyorum. sonra tekrar birleştirmek ve ek yerlerine merhem sürmek. insanlarda sürekli yaptığım bir şey. sonra kendilerini kendilerine aynen teslim ediyorum üstüne arkadaşları oluyorum ne güzel. insanların çoğu hata olmayan hatalarının farkında. çoğu hatalarını inkar ede ede daha tiraj getiren...

2 Mart 2012 Cuma

deli tekerlemeler

3/02/2012 11:24:00 ÖS Posted by mistrafantastic No comments
aklın peşinden yeterince giderseniz, daima akılla çelişen sonuçlara vardığını görürsünüz. samuel butler. suçlu biri olmak istemiyorum bu eğlence ve oyun gibi onları oynamaya devam sadece söylüyorum sonra tekrar düşünün biz bir ve aynı gibiydi doğru yolda ama yanlış trendeydim tıpkı bunun...

21 Şubat 2012 Salı

sıfır yerçekimi

2/21/2012 12:53:00 ÖÖ Posted by mistrafantastic No comments
sensiz harcanan her vakur gündoğumunu hor gördümgüneşte kızarmış gökyüzü pembe et gibi soyulmaktasöylemeliyim benim gözler kan çanağına döndüyağmur yağar, güneş açar, okula giderimgeleceğim daha parlak olacakmış.ama bu, denemem gerekir anlamına gelmez ay yeterince yıldızları seviyor çünkügünde...

19 Şubat 2012 Pazar

en bi güzel bloglar #2

2/19/2012 09:50:00 ÖS Posted by mistrafantastic No comments
efendim bir edebiyat dışı giriyle daha karşı karşıyasınız. aslında bunları hiç yazmamayı düşünüyorum ama sürekli okuduğum kişiler az okununca(çok az hemde) ben de kendimce bunu bir misyon edindim. arkadaşım derdiniz ne? neden okumuyorsunuz? okusanıza?! bir zamanlar fakir ama gurulu bir genç vardı...

4 Şubat 2012 Cumartesi

an çeşitlemeleri #4

2/04/2012 11:34:00 ÖS Posted by mistrafantastic 1 comment
“Yoruldum ey tanrım, yoruldum ve tükendim. Gerçekten ben insanların en cahiliyim. Bende insan aklı yok. Bilgeliği öğrenmedim. Kutsal olan’a ilişkin bilgiden de yoksunum.” Eski ahit / süleyman’ın özdeyişleri / 30, bâb. bir süre sonra rutinleşir her şey. sürekli yaptıklarınız, elinden tutup...

31 Ocak 2012 Salı

argumentum ad populum*

1/31/2012 10:46:00 ÖS Posted by mistrafantastic 4 comments
"siz bir cinayete sohbet süsü veriyorsunuz ya ondan bahsediyorum." I. Bonitas non est pessimis esse meliorem alsancak kıyılarında fırtına, yılın bu zamanında gece ince karanlık koyu anksiyete karanlık, salamura gökyüzü aşağı sürüklenen kabuğu, katmanları ıslık çalarak haşlanıyor her nasılsa yanardöner. oysa anlar çalmaktadır, zaman aşımı, sesi ince olduğunda kırık hava usulca...

26 Ocak 2012 Perşembe

Akıyor Zaman

1/26/2012 06:24:00 ÖS Posted by mistrafantastic , , , No comments
seksendört genel olarak iyi bir grup. başarılı parçaları var. metal müzik açısından da kendi tonlarını bulmuşlardı k.g.b.'de. yeni albüm çıkarmış bu arkadaşlar, akıyor zaman adını vermişler. beklentilerim yüksekti bu albümden. buldum dinledim, sanki sürekli aynı şarkı çalıyor, aynı havada gidiyor...

14 Ocak 2012 Cumartesi

insan kendi kendinden ne yapar?

1/14/2012 11:51:00 ÖS Posted by mistrafantastic 1 comment
bugün iki konuya değinmek istiyorum: dünyaların çokluğu ama evrenin tekliği[*]: asalet denilen şey bir yanılsamadır, babadan oğula geçer. gerçek olan babadan oğula geçmeyen, 'kazanılan saygı'dır. asalet kısıtlayıcıdır, saygı ise bizatihi sizin davranışlarınızın bir sonucu olarak oluşur....