yıllardır yazılmayı bekleyen hikaye.
seni bu şarkıyla tanıdım ben. yağmurlu bir gündü beni kabul ettiğin gün. şimdi sen uzaklarda çok uzaklardasın ben bu yazıyı yazarken. okuduğunu biliyorum, seni yazmamı sevmediğini de biliyorum. yazacağım inadına, ellerim buz tutsa da. sen orada beni unutmuşken her sabah üzerine yattığım kolun acısıyla seni hatırlarım bilirsin. bu eller seni yazdıkça mutlu çünkü. konu sen olunca kısa cümleler kuruyorum, virgüllerden hoşlanmadığın için.
bir sabah ansızın çıkıp geleceğini biliyorum. bir sabah, güneşin kızılı üstüne vururken. seni anan bu eller okunduğunu bildiği için zor yazıyor. yazıyor ve hüzünlü. yazıyor ve tırnak diplerinden kan geliyor. beyaz klavye kullanmam senin gibi. beyaz klavye kiri gösteriyor. ben sevmem öyle işi. seni de o yüzden sevemedim belki de. sevemedim ama unutamadım da.
cogito ergo mahpusum.. seviyorum o halde yokum.
bir gün ansızın çıkıp geleceğini biliyorum,ansızın çekip gittiğin gibi.. bu yüzden sevmedim ama unutamadım da..
YanıtlaSilbir umut, hep umut..
iremF.