ezberden söylersin bütün ayrılık şiirlerini, sessizce çekilirsin köşene, başını ellerinin arasına alırsın. sersemlersin her şiirden sonra, daha bi kendini kaybedersin, midenin üzerinde oluşan ağrı kıvrandırır seni, beklersin geçsin diye yerlerde sürünürken, bir keman sesi alır götürür seni uzaklara... her notada daha da güçlenir içindeki karanlık, kaplar seni boylu boyunca, elinden bir şey gelmez. ibrahim tenekeci' ye daha bir saygı beslersin, daha iyi anlarsın onu... karanlığın içinde atan kalbinin sesini duyarsın, umarsız, bir o kadar da kendi halinde, vücuduna pompaladığı kanın acıttığını bilmeden. damarların yanar acıdan, her vuruşta daha bir ölürsün, her vuruşta daha derinlere gömülürsün...
5 metre bile uzaktır bazen,ayrılığın ertesi günüdür, bakamazsın, konuşamazsın, dokunamazsın... burnunun dibindeki adamı tanıyamazsın, adını bilirsin, çağıramazsın... beş metre vardır aranızda, beş bin kilometreden beterdir. bazen dibindeki sevgili öyle uzaktadır ki, kalabalığın içinden haykırasın gelir, "ben bunu tanıyorum bak, bu benim sevgilim" diye... değildir. yakınları da uzak etmiştir.
0 yorum:
Yorum Gönder