Ægroto dum anima est, spes est. (Erasmus, Adages, 2.4.12)

23 Haziran 2011 Perşembe

babamı nasıl yendim?

6/23/2011 11:08:00 ÖS Posted by mistrafantastic No comments
mümkün olsa değişmemek ister insan. değişmek yerine ölmeyi tercih eder, zamanı durdurmayı dener. belki de zaman değişir, insan aynı kalır bilemeyiz. iki sene önceki haline bakar, kendine yabancı olmak üzer, en azından burar insanı. şekersiz çayın burduğu gibi, karanfilin ağzın içini uyuşturması gibi. insan...

21 Haziran 2011 Salı

bir başka kendi

6/21/2011 12:13:00 ÖÖ Posted by mistrafantastic No comments
Bonitas non est pessimis esse meliorem. dünya sevmemiz için var, yüzüstü bıraktım dümenleri fransızca bir ezgi sorguluyorum kursağımdaki katranlar boşanır yaralarımdan. yokum ya da gırtlağım bilinçaltımın oyunu şehirlerin darağacında sallandırdığı taş binalar önünde bir kaç tabure ve çay duman üfler, hekim olurum bir yaz sabahı. yaşam bir an, geçti ve haşrolunduk mecazi gerçekleri tabelalarda her...

17 Haziran 2011 Cuma

yarım putperest - 3

6/17/2011 12:05:00 ÖÖ Posted by mistrafantastic , No comments
"her şeye izin verilmiştir." "zacariah?" dedi adam. - benim. reza'dan haber var mı? - mührünü göster. genç adam sol omzunun üzerine dağlanan mührü gösterdi. iyice inceledikten sonra inandı. - henüz yok. anlat. - maveraünnehir'de aristo'dan bir risale tercüme edilmiş. ulaşamadım. yeni bir hastalık...

14 Haziran 2011 Salı

yarım putperest - 2

6/14/2011 11:48:00 ÖS Posted by mistrafantastic , No comments
dudaklarındaki çatlağı güvercin yağıyla ovdu. kehribar rengi şişeyi çantasına koyarken etrafını kontrol etti. davul sesi geliyordu. doktor bozuntularından biri gelmiş olmalıydı. ayaklarını sürüyerek o tarafa yöneldi. yüzü görünmeyen kadının elinde gülümseyen bir çocuk vardı. kadının ayaklarının tabanları...

yarım putperest

6/14/2011 12:41:00 ÖÖ Posted by mistrafantastic , No comments
etekleri yerleri süpürüyordu ve sakalları kıvırcıktı. başına doladığı beyaz örtüde yer yer kırmızı izler vardı. üstü başı pek temiz sayılmazdı, elindeki kitabın meşin kapağı parlıyordu güneşin altında. gözlerini kısarak yaklaştı, ayaklarından tahtalara özgü tok bir ses geliyordu her adımını atışında....

9 Haziran 2011 Perşembe

Şifa Niyetine

6/09/2011 11:16:00 ÖS Posted by mistrafantastic No comments
istediklerimi söylemek için kimsenin yadırgamayacağı bir maskemin olmasını isterdim. hala ve hala söyleyeceklerimi söylemeyi bir şarta bağlıyorum. yanlış yoldayım. geri dönüp sağa sapmalı. * * * ilaçlar değişmeli. içinde belirli miktarda yazı olan ilaçlar olmalı. ilaçlar havaya, ruh haline göre isimlendirilmeli....

persona

6/09/2011 12:18:00 ÖÖ Posted by mistrafantastic No comments
yaşamak dışında hiçbir şey ölümcül değildir çabaladım, yürüdüm, ayaktayım. görenler insan demez belki de bu at koşmaktan çatladı toprak yollarda onu göğsünden vurup da acısını dindirecek olan çıkmaz. ilk ciddi ayrılığımı yaşadığımda çocuktum yaşım kaç olursa olsun, büyüdüm o anda. anlar vardı tümegittiğinde sonsuz içinde bulunulan, yoksunluk belirtisi. bilmek eziyet oluyor belli bir yaştan sonra. sen...

7 Haziran 2011 Salı

An Çeşitlemeleri - 2

6/07/2011 10:42:00 ÖS Posted by mistrafantastic No comments
immanuel kant, fragmanlar. aklınıza güzel bir söz geldiğinde, ya da gördüğünüz, dinlediğiniz, okuduğunuz bir şeyden esinlendiğinizde kafanızda güzel bir düşünce oluşur, kelimelerinin sırası bile belli olmaz. not edemezsiniz; çünkü hem siz hem düşünceleriniz hareket halindedir. elinize kalem geçtiğinde...

5 Haziran 2011 Pazar

An Çeşitlemeleri

6/05/2011 10:23:00 ÖS Posted by mistrafantastic 7 comments
birbiri ile hasbelkader tanışmış iki insansınızdır, sokakta karşılaştığınızda selam vermeye yeltenirsiniz, sonra vazgeçersiniz. ıskalanan anlar vardır. bir ortak nokta vasıtası ile karşı cinsten biriyle aynı anda gülümsersiniz, daha sonrasında ise ne yapacağınızı bilemezsiniz. öylece durduğunuz anlar...

2 Haziran 2011 Perşembe

kansızlık

6/02/2011 11:38:00 ÖS Posted by mistrafantastic , , , No comments
ayı, kansızlık ve buzdolabındakiler öyküleri oldukça güzel. arka kapak yazısı yok. ön kapakta dama zemin üzerinde, kırmızı bir adam silueti var. uçurumun dibinde duruyor. selçuk orhan, ilk öyküsünün adını, ilk kitabının adı da koymuş. fena olmamış. dergah bastı, ben okudum. saman kağıdı. * * * önce solgunluk...

katakofti

6/02/2011 12:14:00 ÖÖ Posted by mistrafantastic , , No comments
kanellahu lem yekun maahu şey, el'an kema kan!* muhayyelattan bir alemden haber, saman kağıtlarına düşmüş, haberleri yeni ulaştı diyarıma. ki bu hikaye sekiz kısımdan müteşekkildir, farazi bir zaman diliminde, farazi kişilerin, farazi kurguları üzerine yazılmış, gaybdan haber vermeyen bir...